Avrupa Komisyonu’nun Ortak Araştırma Merkezi (JRC) tarafından yayınlanan yeni bir rapor, AB gıda sektöründe sürdürülebilirlik etiketlemelerinin mevcut durumu ve trendlerini ortaya koyuyor ve bu etiketlerin kıta genelinde sürdürülebilir gıda seçimlerini teşvik etmede artan önemini vurguluyor.
Sürdürülebilirlik Etiketlemeleri: Mevcut Durum ve Kapsam başlıklı rapor, AB içinde şu anda kullanımda olan sürdürülebilirlik ile ilgili etiketlerin derinlemesine bir analizini sunuyor. 200’den fazla etiketi haritalandırarak ve karakterize ederek, gıda işletmecilerinin sürdürülebilirlik etiketleme girişimlerine artan ilgisini gösteriyor. Rapor, 2021 yılında piyasaya sürülen her beş yeni gıda ürününden birinin sürdürülebilirlikle ilgili bir etikete sahip olduğunu ve tüketicilerin daha sürdürülebilir seçeneklere yönelik artan talebini ortaya koyuyor.
Temel Bulgular:
Sürdürülebilirlik Etiketlerinin Artan Kullanımı: Rapor, sürdürülebilirlik etiketlerinin kullanımının istikrarlı bir şekilde arttığını, 2021 yılında AB pazarında piyasaya sürülen yeni gıda ürünlerinin %20’sinin sürdürülebilirlik etiketi taşıdığını belirtiyor. Bu, önceki yıllara kıyasla önemli bir artışa işaret ediyor.
Birkaç Etiketin Baskınlığı: Etiketlerin çoğalmasına rağmen, pazar birkaç ana oyuncu tarafından domine ediliyor. Orman Yönetim Konseyi (FSC), Rainforest Alliance, Fairtrade ve UTZ, etiketli ürünlerin büyük bir bölümünü oluştururken, FSC tek başına tüm sürdürülebilirlik etiketli yeni ürünlerin %32’sini temsil ediyor.
Çeşitli Kapsama Alanı Ancak Tutarsız Güvenilirlik: Rapor, birçok etiketin çeşitli çevresel ve sosyal yönleri ele almasına rağmen, bu etkilerin nasıl kapsandığı konusunda tutarsızlık olduğunu vurguluyor. Ayrıca, bu etiketlerin güvenilirliği düzensiz olup, değerlendirilen etiketlerin neredeyse yarısının güvenilirlik ve sağlamlık açısından yalnızca adil veya zayıf olarak derecelendirildiği belirtiliyor.
Birincil Üretime Odaklanma: Sürdürülebilirlik etiketlerinin çoğu, uyum sağlama yükünü tarım gibi birincil üreticilere yüklerken, tedarik zincirinin işleme ve perakende gibi diğer kısımları daha az sıklıkla ele alınıyor.
Zorluklar ve Öneriler: Rapor, mevcut sürdürülebilirlik etiketleme manzarasının yarattığı zorlukları, özellikle çok sayıda etiketin yol açtığı tüketici kafa karışıklığı ve yeşil aklama sorununu vurguluyor. Ayrıca, sürdürülebilirlik iddialarının güvenilirliğini sağlamak için daha sıkı ve şeffaf doğrulama süreçlerine duyulan ihtiyacı da öne çıkarıyor.
Bu bulgular ışığında, JRC, tüketicilerin gerçekten bilinçli seçimler yapabilmelerini sağlamak için sürdürülebilirlik etiketlemesi konusunda daha net yönergeler ve standartların geliştirilmesini öneriyor. Rapor ayrıca, sadece birincil üreticiler değil, gıda tedarik zincirindeki tüm paydaşların daha fazla katılımını sağlayarak sürdürülebilirliğe daha bütüncül bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini vurguluyor.
Sonuç: AB, daha sürdürülebilir bir gıda sistemine geçişini sürdürürken, sürdürülebilirlik etiketleri giderek daha önemli bir rol oynamaya hazır. Ancak, bu etiketlerin etkisini en üst düzeye çıkarmak için mevcut tutarsızlıkların ele alınması ve bu etiketlerin güvenilirliğinin artırılması hayati önem taşıyor. Bu raporun bulguları, sürdürülebilirlik etiketlemesini AB genelinde iyileştirmek ve rafine etmek için çalışan politika yapıcılar için değerli içgörüler sağlayacak.
Daha fazla bilgi için, tam rapora buradan ulaşabilirsiniz.